Yeni nesil sorular son yıllarda öğrencilerin ve velilerin önyargısı olmaya başladı. Hatta velilerden alınan geri dönüşlerde bile konu eksiğimiz yok ama yeni nesil sorularda problem yaşıyoruz gibi dönütler alıyoruz. Bu durum da öğrenciler için önyargıya neden olmaktadır. Peki yeni nesil soru ne demektir? Üzerine konuşmamız gereken konu aslında bu olmalı.
Yeni nesil soru tipleri birden çok kazanımı aynı anda öğrenciden bilmesini istemektedir. Dolayısıyla konu eksiği yaşamayan öğrenci yeni nesil sorularda zorlanmaz. Öğrenciyi zorlayan sahip olduğu bilgileri aynı tencerede kaynatamamasıdır. Her bir konuyu ayrı ele alıp ayrı yorumlayıp birleştirince anlamlandıramaması ve aralarındaki bağlantıları ya da farklılıkları görememesidir. Yeni nesil sorularda tek bir soruda okuma, anlama, analiz etme, uygulama gibi basamakların bir arada çözümlenmesi istenmektedir. Peki neden böyle tipte sorularla karşılaşıyoruz? Öncelikle bu tip sorular derste edinilen bilgilerin hayata geçirilmesini kolaylaştırır ve uzun süreli bellekte saklanmasını sağlar. Böylece bir ilkokul öğrencisi ortaöğretime yerleşmiş ve ileri dönük bilgileri ile başlar. Tabi yeni nesil soruları çözebilir halde bir sonraki kademeye ulaşıyorsa...
Peki bu yeni nesil sorular nasıl çözülür? Öğrenciler bu süreçte nelere dikkat etmelidir? Yeni nesil soru çözümü için nasıl konu tekrarı yapılmalıdır? Soru çözümü ya da deneme sınavları sonrasında nasıl bir yol izlenerek eksikler tamamlanabilir? Gelelim Sosyal Bilimler derslerinin etkisine, bu noktada neler yapılabilir? Tüm bu sorular sürecin başından sonuna kadar bizlere ışık tutacak temel etmenlerdir. Bildiğiniz üzere tüm problemlerin ilk çözüm adımı önyargıları ve korkuları yıkmakla başlar. İlk olarak bir sınav yaprağını kapsayan içerisinde tablolar, grafikler, bilgi paragrafları olan ek bir soru gördüğümüzde gözümüzü korkutmuyoruz. Biri bize bir soru sorarken o soru hakkında ne kadar bilgi verirse bizim soruyu çözmemiz bir o kadar kolaylaşır. Sorular ne kadar kısa ise bize ne kadar az bilgi verildi ise o soru hakkındaki hakimiyetimiz bir o kadar azalır. Bu nedenle süreci lehimize çeviriyoruz. Şimdi biraz madde madde bakalım nelere dikkat etmeliyiz.
- Öncelikle küçük yaşlardan itibaren okuma alışkanlığı kazanmak en önemlisidir. Yeni nesil soruların en temel yapı taşını okuduğunu anlama oluşturur. Özellikle sınav dönemi öğrencileri kendi ilgi ve meraklarına göre kitaplar edinmeli ve okumalıdır. Sadece paragraf sorusu çözerek okuma anlama eksiklerini gideremeyiz. Hepimiz iyi birer okuyucu olmalıyız.
- Hızlı okuma tekniklerini kavramak gerekir. Hem ders çalışırken hem sınavlarda bize zaman kazandıracaktır. Ayrıca hayat boyu öğrenme yolculuğumuzda bizlere yardımcı olacaktır.
- Konu çalışma ve tekrar aşamasında kavramları not alabiliriz. Bu durum soruda karşımıza çıkan tüm kelimelerin anlamlarını bilmemizi sağlar ve sınav esnasında panik durumunu azaltır.
- Özellikle Sosyal Bilimler derslerinde kavram haritaları çıkararak konu çalışan öğrenciler hem LGS hem AYT l,TYT sınavlarında açık ara önde olmuşlardır. Yeni nesil soru kalıplarının kavram haritalarına benzer olmaları öğrencilerin soru çözümünde pratikleşmesini sağlamaktadır. Öğrenimleri boyunca kavram haritaları ile karşılaşmayan öğrenciler için ise durum ben bu konuyu çok iyi biliyorum ama soruları çözemiyorum hissine neden olmaktadır.
- Grafikleri nitelikli okuma, tablolarda bulunan ayrıntıları kaçırmama ve yüzde birim hesabı yapabilme becerilerine sahip olmaları gerekmektedir. Sadece uzaktan renkli kısımlara bakıp fikir yürüterek tabloları hafife almamalı, önce soruyu okuyup bizden tablo ile ilgili ne istendiğine bakıp sonrasında soruya göre tablo ya da grafik incelenmelidir. Böylece beynimiz tabloda ne aradığını bilip bizi sağlıklı çözüme ulaştıracaktır.
- Harita okuma ve haritalardaki değişiklikleri iyi değerlendirmek gerekir. Harita barındırmayan sorularda gerek ülkemiz gerek dünya haritasını gözümüzün önünde canlandırabilme yetisine sahip olmak gerekir. Sorular sizin haritayı bildiğiniz öngörülerek sorulabilir.
- Yer yön beceri sistemlerinin gelişmiş olması beklenir. Özellikle küçük yaşlardan itibaren tüm öğrencilerin yer yön bilgisinin tam olduğu varsayılarak sorular sorulur. Bu nedenle bu konuda eksiğimiz var ise acilen eksikler giderilmelidir. Aile içi oyunlar en işe yarayan yöntemdir kesinlikle tavsiye ederim. Öğrenciler aile ile yapılan etkinlikleri ve evde geçirilen zamanı okul aşamasına göre çok daha fazla hatırlamaktadır.
- Eleştirel düşünme yeteneklerimizi geliştirmemiz gereklidir. Yeni bir konu öğrendiğimizde kendimize neden nasıl gibi sorular sorabilmeliyiz. Yeni konu hakkında kendi fikirlerimizi belirtmeliyiz ve üzerine sohbet edebilmeliyiz. Özellikle Sosyal Bilimler dersleri sohbete ve kişisel görüşe açık derslerdir. Bu avantajı kullanmak sınavlarda da işimize yarayacaktır.
- Analitik düşünme becerilerinden yararlanmalıyız. İnsan beyni kalıtımsal olarak analitik düşünmeye yatkındır. Yeni nesil sorularda bizden ezberci düşünce yerine sorular karşısında analitik düşünmemizi istemektedir. Biraz bu konuyu açacak olursak eğer analitik düşünme bir konuyu bütününden parçalara ayırıp bizden parçaları irdelememizi ister. Aynı yeni nesil sorularda konuyu ayrıntılarıyla bize anlatıp bazı parçalarıyla ilgili bilgi istediği gibi bizlerinde bu düşünce sistemiyle sorulara bakmamız gerekir.
- Bu basamakları izledikten sonra çıkan yanlış sonuçlarda sorunun cevabını öğrenmeliyiz. Eksik kaldığımız noktayı görmeli ve tamamlamalıyız. Hatta cevaba bakıp sorunun hangi stilini anlamadığımızı fark etmeliyiz ki aynı hataya tekrar düşmeyelim. Peki doğru cevabı öğrenmek cevap anahtarına bakıp evet bu sorunun cevabı C şıkkıymış demek mi ? Kesinlikle hayır! Öncelikle doğru cevaba ulaşıyoruz. Sonrasında soruyu tekrar okuyup bu şık soruda bizi tatmin ediyor mu yoksa aklımızda soru işaretleri kaldı mı buna bakıyoruz. Eğer ikinci okumada şık sizi tatmin ediyorsa ya doğrudan bilgi sorusudur ya da soruda gözünüzden kaçanlar vardır. Telafi ettik problem yok. Fakat okuma sonucundan tatmin olmuyorsanız, aklınızda soru işaretleri kaldıysa, kafanızda oturtamadıysanız bu noktada en yakın zamanda soruyu ilgili öğretmeninize sormalısınız.
Sonuç olarak yeni nesil soru sisteminin sizlerden istediklerini naçizane sıralamak istedim. Sizlerin sorularına cevap olmasını umuyorum. En son olarak ne kadar idman o kadar verimli sonuç diyorum. Konu öğreniminden sonra yapılan tekrar ile beraber öğrenciler ne kadar fazla soru çözerse kendilerini geliştirmeleri o kadar hızlanır. Hem zaman yönetimini geliştirirler hem okuma anlamaları gelişir hem de fazlaca soru stili ile karşılaşmış olurlar. Soru çözme sürecinde tecrübe en kritik noktadır. Bu noktada ben artık iyiyim diyerek vazgeçmemeli ve süreci aynı hızda tamamlamalılardır.
Tüm öğrencilere bu süreçte başarılar diler ve tüm velilere her öğrencinin öğrenme sürecinin kendine özgü olduğunu hatırlatmak isterim.